31 Aralık 2016 Cumartesi

OLDU GÖZLERİM DOLDU


YENİ YILA GİRERKEN BİR KAÇ KONU HAKKINDA Kİ DÜŞÜNCELERİM

Televizyon(TV) uzun süre izlemiyorum.
TRT müzik kanalında canlı yayınlanan Türk Sanat Müziği proğramlarını, Bloomberg ve belgesel kanallarını izlemek üzere TV'nu açıyorum. Gerçi her ne kadar böyle yazsam da  "acaba ne değişti" düşüncesiyle beni TV'dan soğutan haber kanallarında ki tartışma proğramlarına zaman zaman göz atarım. Hiç bir şeyin değişmediğini görmek ise beni üzer. Buna bir kaç örnek vermek isterim;
Bir gün bir haber kanalını açtığımda yapılan tartışmanın fetö terör örgütü ile ilgili olduğunu düşündüğüm proğramda konuşmacı milat olarak kabul edilmesi istenen 17-25 aralıkta ki hırsızlığın yok sayılamayacağından bahsetiyordu ki karşı tarafta bulunan kişi 
"yoksa sen fetöcü müsün?"
diyerek konuşmacının lafını kesti.
Bunu söyleyen kişi bir milletvekiliydi.
Halbuki o yanıtı vereceğine açıklamalarıyla karşısındakinin yanlış düşündüğünü gösterseydi. Hem tartıştığı insanı hem de TV başındaki izleyicileri tatmin etmiş olurdu.
Geçmişte "ergenokoncu musun?" diye konuşmacıların lafı kesilirdi şimdi de bu şekilde kesiliyor demek. Daha fazla tahammül edemeyip müzik kanalına geçtim.
Bir başka gün açtığımda hangi kanun olduğunu anlamadığım bir kanun maddesi tartışılıyordu.Avukat bir bey kanunun yanlışlarını söylüyordu ki karşı tarafta ki avukat hanım 
"bunları nasıl söylersiniz daha uygulanmadı ki. Belki uygulanmayacak."
diye sözünü kesti.
Avukat bey haklı olarak
"Hanımefendi kanunlar uygulanmak için çıkarılır."
dedi ama kadın daha önceki söylemine benzer bir şeyler zırvalamaya devam ediyordu ki hemen TRT müzik kanalına geçtim.
Geçmişte avukat bir bey bu hanımefendinin yerine proğramların gediklisiydi. Hatta bir gazeteciyi bir proğramda açık bir şekilde tehdit etmişti.
Ne bileyim misyonunu tamamlayan bir kenera mı çekiliyor ne.

Bir zamanlar azarlar bir şekilde bağırarak karşısında ki insanın konuşmasını engelleyen kişi siyasi bir proğramda görev yaparken şimdi spor proğramı yapıyor. Nasıl bir dönemden geçiyoruz anlaşılır gibi değil. Geçmişte tartışma proğramlarının gediklisi olan ve daha sonra kumpas olduğu ispatlanan davaları savunucu söylemlerde bulunan insanlar
"Hele bir durun mahkeme sonuçlansın, bu aceleniz neden?"
diye karşıda ki insanları sustururlardı.
Ölenler ve suçunun ne olduğunu bilmeksizin senelerce içeride yatanlar söz konusuydu.
Hukuk okumuş bu konuşmacıların benim gibi hukukun dışında bir mesleğe sahip olan insanlardan farklı düşünmesi gerekirdi.
Bunlardan biri bir komisyonun başına getirildi ki bu durum o komisyonu tartışılır duruma getirdi.
Diğeri ise yurt dışına kaçtı. Yukarıda ki cümleyi söylerken dudaklarında ki o alaycı mercan mercan tebessümünü unutamam.

TV'nun hayatımda olmaması bana bir şey kaybettirmiyor. TV'nu yukarıda verdiğim örnekler gibi ara ara 3-5 dakika seyretmek bile aldığım kararın doğruluğunu gösteriyor.
Ne haliniz varsa görün emi.

Günümüzde her olayda ismini sıkça duyduğumuz fetö terör örgütüyle alakalı olduğunu düşündüğüm bir konudan bahsetmeden geçemeyeceğim;
Bir zamanlar hükümette görev almış bir siyasetçi, bir belediye başkanı için
"Devletin arsasını örgüte parsel parsel sattı.
Filanca tarihte belgeleriyle açıklayacağım."
demişti. Acaba  bir T.C. savcısı bu beyefendinin elindeki belgeleri istedi mi?
Bu konuda bir şeyler yapılıyor mu?
Bir terör örgütüne devletin parasını ve malını peşkeş çekmek suç olsa gerek.
Kanunlarımızda da muhakkak bunun bir karşılığı vardır.
Bunun hesabı sorulmalı diyorum.
Aksi insanın kafasında soru işaretleri eksilmiyor.
Fetö terör örgütüne methiyeler düzüp, terör örgütüdür diyenleri farklı adlarla suçlayıp, kötü söze maruz bırakanlar hiç bir şey yapmamış gibi "aldatıldım, yanıldım" diyerek işin içinden sıyrıldı.
Sanki 13-14 yaşında çocuklardı.
Hepiniz yetişkin, aklı başında koskocaman insanlardınız be.
Kandırılacak yaşı çoktan geçmiştiniz.

Bugünün MHP'sine de bir kaç lafım olacak.
Emekli olmadan önce iş arkadaşları bir araya gelmiş konuşuyorduk. Konu; bir çok insanın geçmiş bir seçimde özveride bulunup  baraj altına düşmüş MHP'nin kurtulması için elverildiği zaman.
Ülkenin hayrına diye her aileden bir kişi oyunu MHP'ye vermişti.Bir arkadaş MHP'li olan arkadaşa
"Bu durumda CHP olsaydı aynı şeyi yapar mıydınız?"
diye sordu. O arkadaş
"Niye yapayım. Ben kendi partime oyumu veririm, onlara niye vereyim. Barajı aşamıyorlarsa bana ne."
dedi. Bu söz adeta MHP'yi özetliyor.
İçerisinde çok şey barındıran bir sözdür.
Vatanı kendi pencerelerinden seviyorlar.
Yaptıkları vatan için yanlış olsa da kendi açılarından doğruysa sakıncası yok.
Komisyondan geçen anayasa maddeleri haftalarca iktidar partisi ile MHP arasında görüşüldü. Sakıncalarını kendi hukukçuları göremedi mi?
Buradan anladığım şu;
Geri planda zaten anlaşılmıştı, göstermelik olarak da haftalarca görüşülüyormuş gibi yaptılar.
Yazıklar olsun.

Umarım 2017 hem ülkemiz hem de bizler için güzel geçer.

İYİ YILLAR.


 

Hiç yorum yok: